Saatteki Hızı 200 Milyon Kilometreden Fazla Olan Evrenin En Hızlı Rüzgarları Keşfedildi

Konu, 'Dünyadan Haberler' kısmında TaaLoS tarafından paylaşıldı.

  1. TaaLoS
    Offline

    TaaLoS
    Yetkili
    Vip

    Kayıt:
    16 Mart 2016
    Mesajlar:
    267
    Beğenilen Mesajlar:
    53
    Şehir:
    Gaziantep
    [​IMG]
    ABD’de bulunan Sloan Digital Sky Survey teleskobuyla birlikte Hawaii ve Şili’de bulunan Gemini ikiz teleskoplarından alınan mor-ötesi ışınımları inceleyen astrofizikçi grubu, devasa kütledeki kara delikleri araştırmak için onların etrafındaki rüzgarları inceliyor.

    Araştırmanın başyazı olan Kanada York Üniversitesi’nden Jesse Rogerson, kara deliklerin etrafında yer alan bu rüzgarların saatteki hızının 200 milyon kilometreden fazla olduğunu belirterek şunları söyledi: “Böyle bir hız dünya üzerinde gördüğümüz kasırgalara kıyasla 77. kategoriye karşılık geliyor. Dünya üzerinde şimdiye kadar görülmüş en güçlü kasırgaların en yüksek hızı, saatte 300 kilometreye ulaşıyor. Kara delikler etrafında keşfedilen rüzgarların hızı ise bunun yaklaşık bir milyon katı.

    Etrafında parlak cisimler olan süper kütleli kara delikler, bu maddelerle birlikte kuasar olarak isimlendiriliyor. Astrofizikçiler, bazı kuasarların etrafında 1960 yıllardan bu yana güçlü rüzgarlar bulunduğunu biliyorlar. Elde edilen son veriler de her dört kuasardan bir tanesinin güçlü rüzgarlara sahip olduğunu gösteriyor.

    [​IMG]

    Ekip içerisinde yer alan Yrd. Doç. Dr. Nurten Filiz Ak, şunları söyledi: “Bu kara delikler Güneş’in kütlesinden bir kaç milyar kat daha büyük bir kütleye sahipler. Etraflarında yeterince yakında bulunan her şeyi yutabiliyorlar. Bu yutma süreci de tıpkı bir-iki yaşında bir çocuğun kendi kendine yemek yemesine benziyor; tabağındakilerden çoğu etrafa saçılırken, az bir kısmı midesine gidiyor. Kuasarlar da etraflarındaki maddeleri yutarken güçlü rüzgarlar oluşuyor ve bu rüzgarlar sayesinde maddenin bir kısmını etrafa saçıyorlar. Biz de bu rüzgarları inceleyerek kara delikleri anlamaya çalışıyoruz.

    Yine Kanada York Üniversitesi’nden Dr. Jesse Rogerson, “Kuasar rüzgarları, içinde bulundukları galaksilerin yapısında önemli değişiklilere yol açıyor. Galaksilerin oluşum sürecinde, bu güçlü rüzgârlarla sürüklenen madde ve ısı, yeni yıldız oluşumunu kesintiye uğratıyor. Eğer böylesi güçlü rüzgarlar olmasaydı, büyük galaksilerde çok daha fazla sayıda yıldız oluşacak ve galaksilerin görüntüleri de bugünkü hallerinden daha farklı olacaktı” açıklamalarında bulundu.

    Araştırmayı yürüten ekip içerisinde Yrd. Doç. Dr. Nurten Filiz Ak’ın dışında Kanada York Üniversitesi’nden Dr. Jesse Rogerson, Dr. Patrick Hall, Dr. Paola Hidalgo, Dr. Patrik Pirkola ile Pensilvanya Eyalet Üniversitesi’nden Dr. W. Niel Brandt yer alıyor.
     

Sayfayı Paylaş