İZMİR Büyükşehir Belediyesi'nde toplu sözleşme hakkı mücadelesi veren memurlar 2 saat iş bıraktı. Memurlar, Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'ndan inadı bırakıp, toplu sözleşme masasına oturmasını istedi. İş bırakma eylemi öncesi polis, ses yayını yapılmasını engellemek isteyince, sendikacılarla gerginlik yaşandı. Kamu Emekçileri Konfederasyonu (KESK) ve Tüm Belediye Emekçileri Sendikası (TüM BEL-SEN) tarafından yapılan toplu sözleşme çağrısına İzmir Büyükşehir Belediyesi'nden olumlu yanıt gelmemesi üzerine iş bırakma eylemleri başladı. Büyükşehir Belediyesi, İZSU ve ESHOT'ta görev yapan toplam 500 memur saat 08.30- 10.30 saatleri arasında çalışmadı. Memurlar ve sendikacılar Büyükşehir Belediyesi önünde eylem yaptı. Ancak polis, sendikanın eylemde kullandığı ses düzeneğinin çevreyi, kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan memurları rahatsız edeceği gerekçesiyle, Valilik talimatıyla çalıştırılmasına izin vermek istemedi. Megafon kullanılmasını önerdi. TüM BEL-SEN Genel Başkanı Vicdan Baykara, KESK İzmir Şubeler Platformu Sözcüsü Ramiz Sağlam ve TüM BEL-SEN İzmir 1 No'lu Şube Başkanı Yaşar Gül ile polis arasında sert tartışmalar yaşandı. Polis ses düzeneğini açmak isteyen sendikacılara engel olmaya çalıştı. Bunun üzerine memurlar sez düzeneğinin bulunduğu kamyonet çevresinde zincir oluşturdu. Sendikacılar, polise tepki gösterip uygulamanın yasal olmadığını savundu. İş bırakma eylemindeki memurlar, İzmir Valisi Mustafa Cahit Kıraç, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ve emniyet yetkililerini alkışlarla protesto etti. Polis geri adım atınca gerginlik sona erdi. 'GREV VAR' PANKARTI Büyükşehir Belediyesi ile bağlı kuruluşlar İZSU ve ESHOT Genel Müdürlüğü binalarının girişlerine 'bu işyerinde grev vardır' pankartı asıldı. TüM BEL-SEN'de görevli sendikacılar, sabah erken saatlerde işyerlerine gelen memurlara iş bırakma eylemine destek vermesi konusunda çağrıda bulundu. TüM BEL-SEN İzmir 1 No'lu Şube Başkanı Yaşar Gül iş bırakma eylemi öncesi İzmir Emniyet Müdürlüğünü ziyaret ettiklerini belirterek şöyle konuştu: "İzmir Valiliği, İzmir Büyükşehir Belediye Binası ile İZSU arasındaki bölüme kurulmasına izin verilmemesi konusunda talimat vermiş. Biz de ses cihazının Büyükşehir Belediyesi ile Merkez Bankası arasına konulması konusunda emniyetle mutabık kaldık. Ancak sabah polis engelledi. Aracımıza el koymak istediler. Bu talimatı verenleri kınıyoruz. Anlaşılıyor ki İzmir Valisi ve Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu eylemlerimizi engellemeye devam ediyor. Kimse bizim sendikal faaliyetlerimize yasak getiremez." 'BASKILARA BOYUN EĞMEYİZ' Toplu sözleşme süreci tamamlanmadığı sürece, hangi engellerle karşılarına çıkılırsa çıkılsın, baskılara asla boyun eğmeyeceklerini belirten Gül, "Biz bu faşizan baskının kimin tarafından nasıl uygulandığını biliyoruz. İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Ersu Hızır'a buradan bir daha sesleniyoruz. Burası Ankara değil. Biz sizin Emniyet'le olan ilişkilerinizi de biliyoruz. Kendinizi 'sosyalist devrimci' diye nitelendiriyorsunuz. Baskılarınıza boyun eğmeyeceğimizi bileceksiniz" diye konuştu. Yasak uygulamasının önceki gün akşam yapılan bir toplantı sonucu ortaya çıktığını öne süren Gül, bunun tek sebebinin Büyükşehir Belediye Başkanı ve Genel Sekreter olduğunu iddia etti. 'EMEKçİNİN ÖNüNE çELİK DUVAR' KESK İzmir Dönem Söscüsü Ramiz Sağlam da konuşmasında Aziz Kocaoğlu'nun AK Parti Hükümeti ve gerici çevrelerin çıkarmış olduğu siyasi yasaklara ve sendikaların önündeki engellere sığındığını öne sürdü. Kocaoğlu'nun toplu sözleşme mücadelesi verenlere, 'Enerjinizi yanlış yönlendiriyorsunuz. Gidin AKP'den bu hakkı isteyin' dediğini belirten Sağlam şöyle dedi: "Sormak istiyorum. Toplu sözleşme imzalayan Karşıyaka, Bornova, Balçova Belediye Başkanları hangi partiden? Sayın Kocaoğlu sen hangi hakla toplu sözleşme konusunda bizi AK Parti'ye gönderiyorsun? Sana inat, gerici yasalara inat toplu sözleşme ve grev hakkımızı sonuna kadar savunacağız." Başkan Kocaoğlu'nun seçimden önce taşeron sistemini kaldırmaya söz verdiği halde bunu yapmadığını da belirten Sağlam, Büyükşehir Belediye Başkanlığı kapısından sermaye sahiplerinin, iş dünyası temsilcilerinin ellerini kollarını sallaya sallaya girdiğini, ancak 'emekçilerin toplu sözleşme hakkı' dendiğinde önlerinde çelik duvarlar örüldüğünü iddia etti. Bu duvarları tek tek yıkacaklarını söyledi. 'İMZALAYANA KADAR BURADAYIZ' TüM BEL-SEN Genel Başkanı Vicdan Baykara, Aziz Kocaoğlu'ndan toplu sözleşme imzalamasını istedi. Baykara, toplu sözleşme ve grev hakkının engellenmesinin ne Kocaoğlu ne de çalışanların yararına olmadığını belirterek şunları söyledi: "Siz ne kadar inatçıysanız, biz de o kadar inatçıyız. Bizi ve kendinizi yormadan kısa sürede talebimize yanıt veriniz. Siz çalışanlara bir adamı atarsınız biz beş adım atacağız. Sayın Kocaoğlu çalışan arkadaşların hakları konusunda ne kadar cömert davranırsanız, biz de hizmet üretiminde o kadar cömert ve yürekten davranırız." İzmir Büyükşehir Belediyesi memurlarının toplu sözleşme mücadelesini şubenin değil TüM BEL-SEN ve KESK Genel Merkezleri'nin üstlendiğini belirten Baykara, toplu sözleşme hakkını alana kadar her etkinlikte memurun yanında olacaklarını söyledi. İş bırakma eylemine katılanlara, 25- 26 Mayıs'taki iş bırakma eylemine hazır olmaları ve çalışma arkadaşlarını da ikna etmeleri çağrısında bulundu.
